Bir vergi beyan sezonu daha geldi çattı. Gelir vergisi mükellefi olan gerçek kişiler, 2024 yılında elde ettikleri gelirleri mart ayının son gününe kadar beyan edecek. Peki, gelir elde eden herkes beyanname vermek zorunda mı? İşte bu sorunun cevabını yazının devamında bulacaksınız.
Gelir Vergisi Sistemimize Kısa Bir Bakış
Gelir vergisi, gerçek kişilerin bir takvim yılı içinde elde ettikleri safi kazanç ve iratlar üzerinden ödenir. Kanun, bu kazanç ve iratları yedi başlık altında sınıflandırmıştır: Ticari kazanç, zirai kazanç, ücretler, serbest meslek kazançları, gayrimenkul sermaye iratları, menkul sermaye iratları ve diğer kazanç ve iratlar. Son sıradaki ‘diğer kazanç ve iratlar’ ifadesi yanıltıcı olabilir; bu, belirsiz bir torba madde değil, kapsamına giren gelirler Kanun’da açıkça tanımlanmış durumdadır.
Vergi sistemimiz, teoride beyan esasına dayalı gibi görünse de, gelir unsurlarının büyük bir kısmı stopaj (kaynakta kesinti) yoluyla vergilendirilmektedir. Zirai kazançlar, ücretler ve menkul sermaye iratlarında (faiz, kâr payı vb.) vergileme ağırlıklı olarak stopajla yapılır ve bu kesintiler genellikle nihai vergi niteliğindedir. Beyanname verilmesi ise çoğunlukla istisnai durumlarda gereklidir.
Stopaj yoluyla gelir vergisi, nihai mükellefin gerçek kazancını ve giderlerini dikkate almadan peşin tahsil edildiği için vergi adaletini zedeliyor.
Gelir vergisi, artan oranlı bir tarifeyle dilimler halinde %15, %20, %27, %35 ve %40 olmak üzere 5 farklı oranda hesaplanıyor. Vergi dilimleri, her yıl bir önceki yılın Yurt İçi Fiyat Endeksi üzerinden yeniden belirleniyor.
Kimler Beyanname Verecek?
Ticari kazanç, zirai kazanç (gerçek usulde) ve serbest meslek kazancı elde edenler için yıllık beyanname vermek, sürekliliği olan ve profesyonel bir süreçtir. Buna karşılık, ücret geliri elde edenler, menkul ve gayrimenkul varlıklarından kira, faiz gibi gelir sağlayanlar veya bunların satışından değer artışı kazancı elde edenler için beyanname zorunluluğu daha çok duruma bağlıdır ve kişinin dikkatine bağlı olarak ortaya çıkar. 2024 yılına ilişkin olarak yıllık beyanname verecek ikinci gruptaki mükellefler arasında öne çıkanlar şunlardır:
- Tek işverenden kesinti yoluyla vergilendirilse bile 3.000.0000 TL’nin üzerinde ücret geliri elde eldenler,
- Birden fazla işverenden kesinti yoluyla vergilendirilmiş ücret geliri elde eden ücretlilerden, birden sonraki işverenden aldıkları ücretlerin toplamı 230.000 TL’yi aşanlar,
- Birden fazla işverenden kesinti yoluyla vergilendirilmiş ücret geliri elde eden ücretlilerden, birinci işverenden aldıkları ücret geliri dahil olmak üzere aldıkları ücretlerin toplamı için 3.000.000 TL’yi aşanlar
- Konut kira geliri, 2024 yılı için 33.000 TL’yi aşanlar,
- Stopaja tabi iş yeri kira gelirlerinin brüt tutarı 2024 yılı için 230.000 TL’yi aşanlar (Beyanname verme sınırı olan 2300.000 TL’nin aşılıp aşılmadığının tespitinde, gelir vergisi kesintisine tabi brüt kira gelirleri ile konut kira gelirinin gelir vergisinden istisna edilen tutarı aşan kısmı birlikte dikkate alınıyor.),
- Çeşitli mal ve hakların kiralanmasından elde edilen gelirlerden stopaj ve istisna uygulamasına konu olmayan ve tutarı 13.000 TL’yi aşan gelir elde edenler,
- Temettü gelirlerinin brüt tutarı 230.000 TL’yi aşanlar, (Brüt kâr payının yarısı gelir vergisinden müstesnadır. 2024 yılında elde edilen brüt kâr payının kalan yarısı, 230.000 TL’den fazla ise beyan gereklidir. Beyan zorunluluğu için belirlenen haddin aşılıp aşılmadığının tespitinde, temettü gelirlerinin yarısı ile (varsa) beyana tabi diğer gelirler toplamı birlikte dikkate alınır.)
- Eurobondların elden çıkarılmasından kazanç elde edenler (kazancın tespitinde alım bedeli Yİ-ÜFE endeksiyle (%10’un üzerinde olması şartıyla) güncellenir.)
- Satın aldıkları gayrimenkulleri beş yıl içinde satışından kazanç elde edenler, (Beyanname vermek için, gayrimenkulün satışından elde edilen hasılattan alım bedeli ile satış dolayısıyla yapılan ve satıcının üzerinde kalan giderler, ödenen vergi, harçların indirilmesi sonucu kalan tutarın, 2024 yılı için belirlenen 87.000 TL’lik istisna tutarının üzerinde kalması gerekiyor. Ayrıca alış bedeli Yİ-ÜFE artış oranında (endeksleme yapılarak) artırılarak tespit edilir. Ancak, endekslemenin yapılabilmesi için Yİ-ÜFE’nin yıllık %10’un üzerinde olması gerekiyor.)
Yukarıda ana başlıklar itibariyle saydığımız kapsamda olanlar, 31 Mart’a kadar vergi beyannamelerini Gelir İdaresi Başkanlığı’nın Hazır Beyan Sistemi’ni (hazirbeyan.gib.gov.tr) kullanarak da kolaylıkla verebilirler. Bu sistemde, gelir vergisi beyannamesi önceden hazırlanarak mükelleflerin onayına sunuluyor.
Bu kapsamda beyanname verildiğinde aşağıdaki harcamalar, şartların sağlanması koşuluyla beyannamede ayrıca indirebilir.
- Eğitim ve sağlık harcamaları: Mükellefin kendisine, eşine ve çocuklarına ait olması ve gelirin %10’unu aşmaması kaydıyla (fatura karşılığında ve Türkiye’de yapılmış olmalı).
- Bağış ve yardımlar: Kanun ile belirlenen kurumlara yönelik olması ve gelirin %5’ini aşmaması kaydıyla. Bazı durumlarda tamamını indirmek de mümkün.
- Hayat/şahıs sigorta primleri: Beyan edilen gelirin %15’ini ve asgari ücretin yıllık tutarını aşmamak şartıyla mükellefin şahsına, eşine ve küçük çocuklarına ait hayat sigortalarına ödenen primlerin %50’si ile şahıs sigorta primlerinin tamamı.
- Engellilik indirimi
- Bireysel katılım yatırımcısı (melek yatırımcı) indirimi
- Sponsorluk indirimi
Yıllık gelir vergisi beyannamesinde, stopaj yoluyla peşin ödenen vergiler ile indirim ve istisnalar dikkate alındığında, ödenecek vergiden fazla bir tutar oluşursa mükellefler vergi iadesi talep edebilir. Bu nedenle, beyanname verirken kesinti yoluyla ödenen vergiler ile varsa indirim haklarının eksiksiz beyan edilmesi büyük önem taşır.
Sayılarla Türkiye’de Gelir Vergisi
- 2024 yılında genel bütçe vergi gelirleri toplam 7,3 trilyon TL olarak gerçekleşmiş olup, bunun 1,52 trilyon TL’si gelir vergisinden oluşmaktadır. Bu verilere göre, gelir vergisinin toplam vergi gelirleri içindeki payı yaklaşık %21’dir.
- 2024 yılında tahsil edilen gelir vergisinin tahsil yöntemine dağılımı şöyledir:
Yukarıdaki tablodan da görüldüğü gibi, gelir vergisinin yaklaşık %93’ü stopaj yoluyla tahsil edilmektedir. Beyanname ile ödenen tutar ise toplam gelir vergisinin yalnızca %7’sini oluşturuyor. Bu veriler, gelir vergisi sistemimizin beyan esasından ne kadar uzaklaştığını çarpıcı bir şekilde ortaya koyuyor.
- 2024 yılında toplam gelir vergisi mükellefinin nüfus ve seçmen sayısına oranı ise şu şekilde gerçekleşmiştir:
Bu tablo, toplumda her 100 kişiden yalnızca 7’sinin, her 100 seçmenden ise sadece 11’inin gelir vergisi mükellefi olduğunu gösteriyor. Bu veriler farklı açılardan analiz edilebilir; ancak bizim açımızdan asıl dikkat çekici nokta, gelir vergisinin beyan sisteminden ne kadar uzaklaştığını ortaya koymasıdır.