Ekonomi yönetimi, büyük bir gayretle enflasyonu kontrol altına almaya çalışıyor. Ancak parasal sıkılaşma tedbirleri doğrultusunda yapılan faiz artışları, bir yandan da finansmana erişimi zorlaştırıyor.

En son, politika faizi oranı %35 seviyesine yükseltilmişti. Bir sonraki Para Politikası Kurulu toplantısında ise 250 ilâ 500 baz puan aralığında bir artış yapılması bekleniyor.

Faiz artışları, farklı sektörlerde faaliyet gösteren işletmelerin kullandığı ticari kredi faizlerini de etkiliyor. Merkez Bankası’nın açıkladığı verilere göre, ticari kredilere uygulanan ortalama faiz oranı Kasım ayı itibariyle %52 seviyesine ulaşmış durumda.

Finansmana erişimin gün geçtikçe daha maliyetli hale gelmesi nedeniyle şirketler artık alternatif finansman arayışlarına yöneliyor. Bu noktada kira sertifikası ihracı, 2023 yılının en gözde finansman araçlarından biri olarak dikkati çekiyor. SPK verilerine göre; 2023 yılı Ekim ayı itibariyle ihraç edilen kira sertifikalarının toplam büyüklüğü 179 milyar lirayı aşmış durumda.

Kira Sertifikası Nedir?

Faizsiz finansın en önemli yatırım araçlarından birisi olan kira sertifikası, piyasada “sukuk” olarak da biliniyor. Bu sertifika yatırımcılara, bir varlığın gelirinden pay alma imkânı sunuyor.

Kira sertifikaları, Varlık Kiralama Şirketleri (VKŞ) tarafından ihraç ediliyor. Bu sistemde; varlıklarını VKŞ’ye devretmek suretiyle fon kullanan taraf, kaynak kuruluş olarak adlandırılıyor. VKŞ, devraldığı varlıkları belirli bir sayıda kira sertifikasına dönüştürüyor.

Örneğin kaynak kuruluş, finansman sağlamak amacıyla kira geliri elde ettiği bir taşınmazını belirli bir süreliğine VKŞ’ye devretmiş olsun. VKŞ, bu taşınmazı sertifika olarak menkul kıymetleştirecek ve ihraç edecek.  

Kira sertifikası yatırımcısı bu taşınmazın kira gelirine belirli bir süreyle ortak olmuş olacak. Yatırımcı, aldığı sertifika oranına göre kâr payı getirisi elde edecek. Vade sonunda taşınmaz kaynak kuruluşa geri verildiğinde, yatırımcılar da kira sertifikası için ödedikleri ana paraları geri alacaklar. Sistem bu şekilde işleyecek.

Bu arada kira sertifikaları, ikinci el piyasada alım-satıma konu edilebiliyor. Bu da yatırımcıya alım-satım kazancı ve dolayısıyla likidite sağlıyor.

Mevcut durumda sukuk, faizsiz getiri arayışında olan yatırımcılar için cazip bir seçenek olarak ön plâna çıkıyor. Bir yandan da finansal kaynağa ihtiyacı olan şirketler için daha makul şartları ihtiva ediyor.

Kanun koyucu da bu finansman modelini önemli vergisel teşviklerle desteklemiş bulunuyor.

İsterseniz biraz da bunlardan bahsedelim.

Kurumlar Vergisi İstisnası

Kurumlar Vergisi Kanunu’nda hem fonlanan kurum hem de VKŞ’ler için vergi istisnası tanınmış durumda.

Kira sertifikası ihracı amacıyla ve sözleşme sonunda geri alınması şartıyla varlıklarını VKŞ’lere devreden kurumlardan, bu devir sonucu elde ettikleri kazançlar dolayısıyla kurumlar vergisi alınmıyor.

Ayrıca bu varlıkların VKŞ’ler tarafından geri satışından doğan kazançlar da kurumlar vergisinden istisna edilmiş.

İstisnasın uygulanması bakımından kaynak kuruluşlar için özel bir durum söz konusu. Uygulama şöyle:

Kaynak kuruluş varlığını VKŞ’ye devredip bir kazanç elde ediyor ve bu kazancı istisnaya konu ediyor. İstisna edilen satış kazancı bilançoda özel bir fon hesabına alınıyor.

Bu varlık vade sonunda VKŞ’den devralındığında, özel fon hesabına kaydedilen kazanç tutarı, varlık için ayrılacak amortismanların itfasında kullanılıyor.  Yani, geri alınan varlık için ayrılan amortisman gider yazılmıyor, fondaki paradan mahsuplaşma yapılıyor.

KDV İstisnası ve Gider Yazma

Kira sertifikası ihraçlarında KDV avantajından da biraz söz edelim.

KDV Kanunu’na göre; kira sertifikası ihracı kapsamında varlıkların VKŞ’lere devredilmesi, bunların daha sonra VKŞ’lerce kiralanması ve devralınan kuruma yeniden devredilmesi işlemleri, KDV'den istisna edilmiş bulnuyor.

Bu arada, örneğin KDV’li şekilde bir varlık alımı yaptınız. Daha sonra finansman sağlamak amacıyla bu varlığı VKŞ’ye KDV’siz olarak devrettiniz. İşte bu noktada alım yaparken yüklendiğiniz ve devrin yapıldığı döneme kadar indirim yoluyla gideremediğiniz KDV’yi, ilave edilecek KDV olarak beyan ediyor ve indirimlerden çıkarıyorsunuz.

Buna mukabil, bu KDV’leri gelir veya kurumlar vergisi matrahının tespitinde gider yazıyorsunuz.

Emlak Vergisi

Yasalarımıza göre Devlet tarafından da VKŞ kurulabiliyor. Kurulan VKŞ’nin ismi ise Hazine Müsteşarlığı Varlık Kiralama Anonim Şirketi.

Bu şirket tarafından yapılan kira sertifikası ihraçlarında, daha fazla vergi avantajının bulunduğunu söyleyelim.

Örneğin Hazine’ye ait VKŞ tarafından kira sertifikası ihracına konu edilen binalar, bina vergisinden; arazi ve arsalar da, arazi vergisinden daimi olarak muaf bulunuyor.

Emlak vergisi muafiyeti sadece Hazine’nin VKŞ’sinde var. Diğer VKŞ’ler tarafından yapılan ihraçlarda emlak vergisi muafiyeti yok.  

Damga Vergisi ve Harç İstisnası

Kira sertifikası ihracına dayanak teşkil eden her türlü varlık ve hakların;

“devri, alımı, satımı, kiralanması, vekaleten yönetimi, kira sertifikası ihracı amacıyla bir girişime ortak olunması, iş sahibi sıfatıyla bir eser veya işin yaptırılması ve bu iş veya eserin kiralanması veya satılması ile bu işlemlere bağlı olarak yapılan her türlü teminat, ipotek ve benzeri işlemler”;

harçlardan ve damga vergisinden istisna edilmiş bulunuyor.

Görüldüğü üzere harç ve damga vergisi istisnasında kapsam oldukça geniş.

Kira Sertifikalarında BMSV

BSMV mevzuatına göre; kira sertifikası alım-satımı sonucunda elde edilen kazançlar üzerinden yalnızca %1 oranında BSMV kesiliyor. Ancak bu kapsamdaki kira ödemeleri %5 BMSV’ye tâbi bulunuyor.

Bu arada sadece Hazine’ye ait olan VKŞ’ler için özel bir istisna mevcut.

Kanun’a göre; Hazine Müsteşarlığı Varlık Kiralama A.Ş. tarafından ihraç edilmiş olan kira sertifikalarından edinilen gelirler ve vade sonunda lehe alınan paralardan hiçbir suretle BSMV alınmıyor.

Yatırımcı Gelirlerinde Vergisel Boyut

Sukuk işlemlerinin vergisel boyutuna bir de yatırımcı açısından bakalım.

Yatırımcılar kira sertifikalarından, kâr payı geliri ve yahut alım-satım kazancı elde edebiliyorlar. Yatırımcının kurum, gerçek kişi, dar veya tam mükellef olmasına göre farklı vergilendirme rejimleri söz konusu oluyor.

İhraç tarihi, iktisap tarihi, kira sertifikasının türü, kimin tarafından ihraç edildiği ve elde tutma süresine göre farklı stopaj oranları uygulanıyor.

Örneğin, ihraç edilerek Türkiye’de satılan kira sertifikalarından elde edilen kâr payı kazançları sermaye şirketleri için %0, diğer kurumsal yatırımcılar için ise %10 oranında stopaja tâbi bulunuyor.

Veya, Hazine Müsteşarlığı Varlık Kiralama A.Ş. tarafından ihraç edilen altına dayalı kira sertifikaları, gerçek kişi veya kurum tüm yatırımcılar için %0 oranında stopaja tâbi bulunuyor.

Alım-satım kazançlarında ise %0’dan başlayıp duruma göre %15’e varan oranlarda stopajlar ödenebiliyor.

Kira Sertifikasından Elde Edilen Gelirlerin Beyanı

Kurumlar vergisi mükellefleri, ister kâr payı ister satış kazancı olsun, kira sertifikalarından elde ettikleri her türlü geliri beyan ediyorlar. Ödedikleri stopajları ise beyanname üzerinde hesaplanan vergiden mahsup ediyorlar.

Gerçek kişilerde ise durum biraz farklı.

Kira sertifikası kâr payı kazançları ile stopaja tâbi tutulmuş diğer menkul ve gayrimenkul sermaye iratları toplamı, 150.000 TL’lik beyan sınırını (2023 yılı için) aşarsa, mükellefler beyanname vermek zorunda.  Bahse konu gelirler bu tutarı aşmıyorsa, kâr payı stopaj oranı %0 bile olsa, beyan verilmiyor ve stopaj, nihai vergi oluyor.

Gerçek kişilerin kira sertifikası alım-satım kazançları ise beyana tabi değil. Gelirin miktarına bakılmaksızın %0’dan %15’e kadar farklı oranlarda uygulanan stopajlar, nihai vergi olmakta. Bir başka ifadeyle; iktisap tarihi, türü ve elde tutma süresine göre %0 oranında stopaj uygulanan kira sertifikası alım-satım kazançlarında, gelir vergisi yok diyebiliriz.

Hem Yatırım Aracı Hem Finansman Kaynağı

Şirketler için finansmana erişim, sürdürülebilir büyüme ve operasyonlarını devam ettirme açısından kritik bir öneme sahip.

Kira sertifikası da, faizsiz bir borçlanma aracı olarak şirketlerin dış kaynak ihtiyacını karşılamada önemli bir görev ifa ediyor. Kira sertifikası sistemi, şirketlere finansman sağlarken, aynı zamanda yatırımcıların da katılımını sağlayarak, ülke ekonomisinin büyümesine ve refahına önemli katkılar sunuyor.

Bu yöntemin hem şirketler hem de yatırımcılar açısından önemli vergisel avantajları da bulunuyor.

Hal böyleyken, artan faiz oranlarını da dikkate aldığımızda; 2024 yılında başta sukuk olmak üzere diğer alternatif finansman yöntemlerine rağbetin artarak devam edeceğini düşünüyorum.

Bakalım, görelim.

 


İsmail Vefa AK

Ortak, Yeminli Mali Müşavir

Diğer Makaleler